4. HAFTA | ELAZIĞSPOR 2-0 TORKU KONYASPOR

Maçı kazanmak çok önemliydi. Çünkü takımda ve taraftarlarda hâlâ tamamen oturmuş bir güven yoktu. Geçen hafta Kayseri deplasmanında alınan galibiyet bile "yağış"a bağlanabilecek durumdaydı ve bu maç olumsuz bitseydi o galibiyet de "şans" faktörüyle açıklanacaktı.

Neyse ki öyle olmadı. Maça golle başlamamız rakibin gardını düşürdü. Ahmet Görkem Görk'ün kafası iyi çalışıyor bu sezon. Gelecek haftalardaki muhtemel kritik durumlarda hava toplarını onun sayesinde değerlendirebilir ve puan hanemize yine üç puanları yazdırabiliriz.

Ve Deniz Yılmaz... Aradığımız golcüyü sonunda bulduk. Pozisyon alma zekâsı ve üstün vuruş becerisiyle çok can yakacak bir aksilik olmazsa. Geçen hafta attığı gol gibi bu maçtaki golü de usta işiydi. Topu doksana astı ve kaleci sadece izlemekle yetinebildi. Luke Moore kulübede daha çok bekleyecek anlaşılan.

Maçta Zülküf'ün performansı da yine kayda değerdi. Gekas'ın yakaladığı yüzde yüzlük pozisyonlarda geçit vermedi. Gelen çok sert şutları çıkardı. Açıkçası bu mütevazı bütçemizle Ivesa'dan daha iyi performans gösterecek bir kaleci bulamayacağımız düşünüyordum ki Zülküf kaleye ilaç gibi geldi. Umarım nazar değmez, performansını aynen devam ettirir.

Ayrıca dikkatimi çeken bir nokta var, hakem Mustafa İlker Coşkun çok önemli bir hata yaptı. Tomas Borek'in Deniz Aslan'a yaptığı hareket bileği bile kırabilirdi. Ancak hakem açık kırmızı kartlık pozisyonda sarı kartı kullanmayı tercih etti ki maçın gidişatını Torku Konyaspor lehine çevirmiş oldu. Buna rağmen kazansak da hakkımızın yenilmesi hiç hoş değil.

Güzel ve atak futbola rağmen iyi olmayan şeyler de var; dün kalemizde birçok önemli tehlike yaşadık. Her yazımda bahsediyorum, defansımız hâlâ S.O.S veriyor. Asıl sorunumuzun araya atılan topları engelleyememekte olduğunu düşünüyorum. Bu da stoperlerimiz arasındaki uyumsuzluktan ve sağ bekte Deniz Aslan'ın yetersizliğinden kaynaklanıyor.

Trond Sollied'in acilen bu soruna çare bulması gerekiyor. Bu maçta da gördük ki eğer Torku Konyaspor bulduğu fırsatlardan yararlanabilseydi attığımız bütün goller ve gösterdiğimiz çaba heba olup gidecekti. İnşallah Pape Habib Sow ve Victor Vitolo'nun takıma monte edilmesiyle bu sorunu aşarız.

Yine de Profesör Sollied'e takımı bu noktaya getirdiği için teşekkür etmeliyiz. "Bu nasıl hoca ya, kulübesinden çıkmıyor, oyunculara bağırmıyor" gibi seviyesiz yorum yapanlara yine oturduğu yerden aldığı güzel sonuçlarla cevap verdi Profesör.

Üç puan bizim oldu. Gekas transferine rağmen ligin en zayıf ekiplerinden olduğunu düşündüğüm Torku Konyaspor karşısında da olsa kazanmayı bildik. Belki de en ilginci, bu galibiyetle ligde üçüncü sıraya yerleştik. Fenerbahçe maçı öncesi gelen bu galibiyet Kadıköy'e özgüvenle çıkmamızı sağlayacak.

Başarılar ELAZIĞSPOR!

İleriki yazılardan haberdar olmak için bu blogun Facebook sayfasını beğenebilirsiniz: Bordo Beyaz Aşk için tıklayınız.